İtalya Başbakanı Georgine Meloni, Varşova temasları kapsamında Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ile bir ortaya geldi. Lazienki Krolewski Sarayı’nda gerçekleşen görüşmenin ana gündemini Avrupa Birliği’ne (AB) yasa dışı göç konusu oluştururken, toplantıda Ukrayna’daki son durum ve önümüzdeki hafta Vilnius’ta düzenlenecek olan NATO Başkanlar Tepesi ele alındı. İki başbakan daha sonra kameraların karşısına geçti.
İlk kelamı alan konut sahibi Polonya Başbakanı Morawiecki, AB’nin önceliğinin devletlerin güvenliği olması gerektiğini belirterek yasadışı göçün denetim altına alınmamasının birtakım Avrupa kentlerinde gördüğümüz görünüme yol açacağını tabir etti. Göçmenlerin AB üyeleri tarafından gönüllülük aslına nazaran kabul edilmesi görüşünde olduklarını lisana getiren Morawiecki, AB sonlarının sıkı halde korunmasının kendileri için temel kıymette olduğunu söyledi. Başbakan Mateusz Morawiecki, hükümet olarak göçmenlerin AB ülkelerine tekrar yerleştirilmesini ve göçmen kabul etmeyecek ülkelerin göçmen başına 20 bin Euro ödemesi teklifini kabul etmediğini söyledi.
“İltica problemleri Afrika ve Asya’da çözülmeli, yüz binlerce, milyonlarca göçmenin Polonya’da ya da öbür ülkelere gelmesine müsaade verilmemeli” şeklinde konuşan Mateusz Morawiecki, AB’nin göçmenlerin yine yerleştirilmesi ya da her göçmen için 20 bin ceza ödenmesi teklifini önümüzdeki aylarda halk oylamasına sunacaklarını bildirdi.
“Yasa dışı göçü nasıl durdurulacağı konusunda çalışmaktayız”
İtalya Başbakanı Georgia Meloni ise Polonya ve İtalya’nın Avrupa’ya yasa dışı göçün sonlandırılmasını istediğini belirtti. Başbakan Morawiecki’nin Polonya’nın çıkarlarını güçlü formda söz etmesinden etkilendiğini lisana getiren Meloni, “Yasa dışı göçü yönetmek değil de onun nasıl durdurulacağı konusunda çalışmaktayız” şeklinde konuştu.
Ukrayna’daki duruma da değinen İtalyan Başbakan, gerektiği sürece Ukrayna’nın yanında olmaya devam edeceklerini, önümüzdeki hafta düzenlenecek NATO Zirvesi’nde Ukrayna’ya gerçek güvenlik garantilerinin sağlanması konusunda Polonya ile hemfikir olduklarını söyledi.
