Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Bakan Özhaseki, yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın da iklim değişikliğinin olumsuz tesirleriyle karşı karşıya olduğunu belirterek, “Hava olaylarındaki ani değişimler, ekosistemlerdeki bozulmalar üzere pek çok harikulâde hadiseyle yüzleşiyor. Bunlardan birisi de çölleşmedir. Başka tabirle arazi tahribatı olarak tabir edilen çölleşme; dünyanın birçok ülkesinde yaşanmakta olan ve bir milyardan fazla nüfusu direkt etkileyen global bir olgudur” dedi.
Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, 17 Haziran Dünya Çölleşme Ve Kuraklık Günü’yle ilgili yazılı açıklamalarda bulundu.
Türkiye’deki kuraklaşmaya dikkat çeken Özhaseki, “Dünyamız iklim değişikliğinin ağır tesirleriyle karşı karşıya. Hava olaylarındaki ani değişimler, ekosistemlerdeki bozulmalar üzere pek çok inanılmaz hadiseyle yüzleşiyor. Bunlardan birisi de çölleşmedir. Ülkemiz coğrafik pozisyonu, iklimi, topografyası ve toprak koşulları nedeniyle çölleşme, arazi tahribatına, erozyona ve kuraklığa karşı son derece hassastır. Bakanlık olarak yıllık toprak kayıplarını 130 milyon tonun altına düşürme maksadımıza ulaşarak, toprak kayıplarını yıllık 113 milyon ton düzeylerine düşürdük. Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak yalnızca 17 Haziran’da değil yılın 365 günü; çölleşmenin ülkemizde sebep olduğu tesirlerin anlaşılması ismine pek çok aktiflik ve farkındalık çalışması yaparak toprağımıza sahip çıkmanın uğraşı içerisindeyiz. Ulusal ve memleketler arası seviyede yaptığımız her çalışmayla birlikte iklim değişikliğiyle çabamızı sürdürerek, ‘Özümüz Toprak, Kelamımız Korumak’ şiarıyla her bir karış toprağımızı korumakta kararlıyız” dedi.
“BAKANLIK OLARAK YALNIZCA 17 HAZİRAN’DA DEĞİL YILIN 365 GÜNÜ TOPRAĞIMIZA SAHİP ÇIKMANIN ÇABASI İÇERİSİNDEYİZ”
Bakan Özhaseki, Türkiye’nin bulunduğu coğrafik pozisyon nedeniyle hassas bir bölgede yer aldığını belirterek, “Ülkemiz coğrafik pozisyonu, iklimi, topografyası ve toprak kuralları nedeniyle çölleşme, arazi tahribatına, erozyona ve kuraklığa karşı son derece hassastır. Bunun yanı sıra iklim değişikliği ve insan aktiflikleri ile birlikte çölleşme erozyon ve kuraklığın tesirleri giderek artmaktadır. Bize düşen iklim değişikliğinin bu tesirlerine bütün insanlık olarak güçlü bir çaba sürdürmektir. Çölleşmeyle çabada dönüm noktası olan Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Çaba Mukavelesi, 17 Haziran 1994 yılında Paris’te kabul edilmiş ve 1996 yılında yürürlüğe girmiştir. Türkiye ise mukaveleye 1998 yılında taraf olmuştur. Kontratın kabul edildiği 17 Haziran günü de Çölleşme ve Kuraklık Günü olarak ilan edilmiştir. Bu manada Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak yalnızca 17 Haziran’da değil yılın 365 günü; çölleşmenin ülkemizde sebep olduğu tesirlerin anlaşılması ismine pek çok aktiflik ve farkındalık çalışması yaparak toprağımıza sahip çıkmanın uğraşı içerisindeyiz” formunda konuştu.
“Bakanlık olarak yıllık toprak kayıplarını 130 milyon tonun altına düşürme amacımıza ulaşarak, toprak kayıplarını yıllık 113 milyon ton düzeylerine düşürdük”
Bakan Özhaseki, çölleşme ve erozyon ile gayret çerçevesinde yürütülen çalışmalara ait bilgilere de yer verdiği açıklamasında şu tabirleri kullandı:
“Dünyanın yüzleştiği bu problemle çaba etmek ismine Çölleşme ve Erozyonla Gayret Genel Müdürlüğümüz başta olmak üzere Bakanlığımızın ilgili tüm üniteleriyle birlikte kararlı bir çalışma yürütüyoruz. Bugüne kadar ülke genelinde çölleşme ve erozyonla daha faal gayret edilmesi, su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir arazi idaresiyle ilgili olarak; Çölleşme ile Gayret Ulusal Stratejisi ve Hareket Planı, Ulusal Havza İdare Stratejisi, Erozyonla Uğraş Aksiyon Planı, Baraj Havzaları Yeşil Jenerasyon Ağaçlandırma Hareket Planı, Üst Havza Sel Denetimi Hareket Planı, Maden Alanları Rehabilitasyon Aksiyon Planı’nı hazırlayarak yarınlarımız için uygulamaya koyduk. Bunun yanı sıra geliştirdiğimiz izleme ve kıymetlendirme sistemlerimiz ile birlikte ülkemizin her bir karış toprağı çölleşme, erozyon ve arazi tahribatına karşı izlenmekte ve gerekli önlemler alınmaktadır. Hazırlanan Ar-Ge faaliyetlerimiz ile bir yandan çölleşme ve kuraklığa karşı direnç artırılırken öbür taraftan gerçekleştirilen ağaçlandırma ve bitkilendirme faaliyetleri sonucunda erozyonu azaltıyoruz. Bakanlık olarak yıllık toprak kayıplarını 130 milyon tonun altına düşürme amacımıza ulaşarak, toprak kayıplarını yıllık 113 milyon ton düzeylerine düşürdük.”
“‘ÖZÜMÜZ TOPRAK, KELAMIMIZ KORUMAK’ ŞİARIYLA HER BİR KARIŞ TOPRAĞIMIZI KORUMAKTA KARARLIYIZ”
Bakan Özhaseki, 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma maksatları hakkında da bilgiler paylaşarak, “Cumhurbaşkanımızın başlattığı 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma gayelerine ulaşmak emeliyle yerleşim yerlerimizde ki karbon tutulum ölçülerini ve bunların ekonomik bedellerini 81 ilimiz özelinde hesapladık. Kelam konusu bu karbonun ekonomik olarak kıymetlendirilmesine yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Ulusal ve memleketler arası seviyede yaptığımız her çalışmayla birlikte iklim değişikliğiyle gayretimizi sürdürerek, ‘Özümüz Toprak, Kelamımız Korumak’ şiarıyla her bir karış toprağımızı korumakta kararlıyız. 17 Haziran Çölleşme ve Kuraklık Günü’nün topraklarımız ve iklimimiz ismine bir farkındalık oluşturmasını temenni ediyorum” sözlerini kullandı.
